TÜRKİYE GIDA VE ŞEKER SANAYİ İŞÇİLERİ SENDİKASI GENEL BAŞKANI İSA GÖK’ÜN 16 EKİM DÜNYA GIDA GÜNÜ MÜNASEBETİYLE YAPMIŞ OLDUĞU AÇIKLAMASI
“Ülkemizde Toplumsal Menfaatlerin Ön Plana Çıkarılması, Topyekün Kalkınma Ve Refahın Sağlanması, Kaynakların Etkin Ve Verimli Kullanılması Hayati Önem Taşımaktadır”
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) her yıl 1945’te kurulduğu tarih olan 16 Ekim, Dünya Gıda Günü olarak kutlanmaktadır.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre, küreselleşme, kentleşme ve gelir artışı sonucu beslenme ve yeme alışkanlarında çarpıcı değişiklikler yaşandı. Sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam tarzıyla da birleşerek obezite oranlarında artışa neden oldu. Dünya genelinde 670 milyondan fazla yetişkin ve 120 milyon kız ve erkek çocuğu obeziteyle mücadele ederken, 820 milyonu aşkın insan ise açlık çekiyor. Başka deyişle dünyanın bir kısmı açlıkla boğuşurken, diğer yanda israf çok ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Son olarak Türkiye İsrafı Önleme Vakfı’nın (TİSVA) hazırladığı rapor, ülkemizde israfın boyutlarını gözler önüne sermektedir. Buna göre ülkemiz, bir yılda milli gelirin yüzde 15’ine denk gelen yaklaşık 555 milyar lira kaynağını israf ediyor. 214 milyar liralık gıda israfının yapıldığı Türkiye’de günde 6 milyon ekmek çöpe gidiyor.
Diğer elzem konu ise gıda güvenliğidir, güvenilir olmayan gıda, herkesi tehlike altına atan global sağlık tehditleri oluşturabiliyor. Sağlıksız beslenme, dünyada, bulaşıcı olmayan hastalıklarda ölümlere sebep olan risk faktörlerinin başında geliyor. Bu tehditlere karşı özellikle yeni doğan bebekler, küçük çocuklar, hamile kadınlar ve yaşlılar ile hasta insanlar savunmasızdır. Her yıl 220 milyon çocuk ishal ile ilgili hastalıklara yakalanmakta ve bunlardan 96 bini ölmektedir. Her yıl 600 milyon insan kirletilmiş gıda tükettikten sonra hasta olmakta ve bunların 420 bini ölmektedir. Ayrıca okul kantinlerinde satışa sunulacak gıdalarda kullanılacak logo uygulamasının ilkokul seviyesinden itibaren biran önce hayata geçmesi en büyük temennimizdir. Bu bağlamda şeker sektörünün baş aktörleri olan şeker pancarından üretilen doğal şekerin güvenilir gıdalar arasında yer aldığı, buna karşılık pancar şekerinin muadili olarak algı oluşturulmaya çalışılan ve insan sağlığı için tehlikeli olduğu öne sürülen Nişasta Bazlı Şekerlerin ise doğal şekerlerin yerini alamayacağı yönünde net tavrın sergilenmesi gerekmektedir.
Sonuç olarak, 16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde toplum sağlığını gözetecek, Türkiye’yi özellikle güvenilir gıda üretiminde farklı bir yörüngeye oturtacak politikalar çerçevesinde atılacak adımlar halkımızın güvenilir gıda temini ve tüketiminin sağlanması, toplumsal bilincin oluşturulmasına katkıda bulunulması açısından büyük önem arzetmektedir. Ülkemizde toplumsal menfaatlerin ön plana çıkarılması, topyekûn kalkınma ve refahın sağlanması, kaynakların etkin ve verimli kullanılması hayati önem taşımaktadır.
Saygılarımla;
İsa GÖK
Genel Başkan
Sayaç: 1324